İletişim, duygu ve düşüncelerin paylaşılması ve karşılıklı anlaşılmasıdır. Diğer bir ifade ile iletişim, kişileri, kurumları bütünleştiren, yönlendiren, bilgi ve deneyimlerin aktarılmasına yardımcı olan ve kültürel değerleri yansıtan bir beceridir. Kişinin, duygu ve düşüncelerini ifade edebilmesi, bilgisini aktarabilmesi ve onları etkileyebilmesi için iletişim kurması gerekir. Bu iletişim, yazılı olduğu gibi, sözlü veya beden dili ile sağlanabilir. Kişinin hangi iletişim aracını kullanırsa kullansın, abartı

E. F. Schumer, Küçük Güzeldir isimli kitabında; şirketlerde çağdaş teknolojinin zorunlu kıldığı bir büyüme eğiliminin bulunduğunu ancak küçük birimlerin sayısının artmakta olduğunu; üstelik bu küçük birimlerin birçoğunun gayet iyi işler yaptığını ve gerçekten yararlı yeni gelişmelerin birçoğunu topluma kazandıranların bunlar olduğunu ifade etmektedir. Bu çalışma, girişimcilikte önemli bir paya sahip olan güzel küçükleri işletme fonksiyonları açısından irdelemeyi amaçlamaktadır.

Bu çalışma, değişkenler dikkate alınarak hazırlanmıştır. Dolayısıyla, kısaca CRM olarak da ifade edilen Müşteri İlişkileri Yönetimi ile ilgili birçok konu, açıklayıcı nitelikte ele alınmıştır. Geniş bir alanda çalışma ortamı bulan müşteri ilişkileri yönetimi konusu, ilişkili birçok konu başlığıyla beraber işlenmiştir. Çalışma, özellikle müşteri ilişkileriyle ilgili meraklı okuyucular, sektör çalışanları ve yüksek öğretim kurumlarındaki öğrencilerin temel konularla ilgili sorularının cevaplanacağı derleme ni

Bütçenin tanımı ve tarihi gelişimi Bütçe ilkeleri ve Bütçeleme sistemleri Türk bütçe süreci

Para Politikası Türkiye Uygulaması Kitabı Hakkında Kitap, başta para politikası olmak üzere diğer ekonomi politikalarıyla ilgili ülkemizdeki en son gelişmeleri sunmaktadır. Para Politikası Türkiye Uygulaması Kitabında Yer Alan Konu Başlıkları * Para Politikasının Amaçları ve Ekonominin Mevcut Durumunun Saptanması * Para Politikasının Araçları * Kredi Varlığı Doktrini, Kredi Tayınlaması ve Para Politikasının Gücü * Enflasyon ve İstikrar * Bütçe Açıkları ve Finansmanı

Günümüzün iktisat öğretimi ve araştırmalarında neo-klasik iktisat kuramı egemendir. Öyle ki Nobel iktisat ödüllerinin neredeyse tamamı neo-klasik akın içinde yer alan iktisatçılara verilmektedir. Bununla birlikte bu iktisatçılara verilmektedir. Bununla birlikte bu iktisatçıların liberal (Hayek, Friedman, Stigler, Buchanan, Allais) ve müdahaleci ya da sosyaldemokrat (Samuelson, Arrow, Tobun, Modigliani, Solow vb.) olarak nitelenebilecek iki büyük gruba bölünmüş olduklarını unutmamak gerekir. Yine de her iki

Ekonominin küreselleşmesi ve bu küreselleşmeyi sağlayan dünya ticareti gerek hacim gerekse hız bakımından önceden tahmin edilmeyen bir değişim sürecindedir ve bu da ekonomik coğrafyayı derinden etkilemektedir. Dünya, artık yalnızca mallar bakımından değil, hizmetler, sermaye ve teknoloji bakımından da küresel bir Pazar haline gelmiştir. Uluslar, birbiri ardına, kendi ulusal ekonomik sorunlarına devlet temelli çözümlerden çok, pazar tarafından güdülen bir çözüm arayışına girmişlerdir. Meydana gelen değişimle

Türk Devrimi Tarihi adlı bu kitap, Osmanlı İmparatorluğunun belirli bir tarihinden başlayarak Türkiye Cumhuriyetinin kurucusu büyük Atatürk´ün giriştiği mücadelenin hangi evrelerden geçtiğini hatırlatmak için yazılmıştır. ... Bu kitabın hazırlanmasında en büyük dayanağımız Atatürk´ün büyük Nutku olmuştur. Bunun yanı sıra konuyla ilgili daha önce yapılan araştırmaları elden geldiğince gözönünde tuttuk. -İlhan F. Akın- (Önsöz´den)

Yatırım ve proje kavramları çok değişik tanımlara konu olmakta ve günlük yaşantıda değişik anlamlarda kullanılmaktadır. Yatırım ve proje sözcüğünün gerçek anlamını ise, ancak kullanıldığı yere bakarak çıkartmak mümkün olabilmektedir. Kimilerine göre yatırım denince, spor toto veya spor loto oynamak, kazanabilecek bir at için ganyan oynamaktan tutun da kişisel bir işletmenin kurulması gibi pek çok şans girişimleri anlaşılmaktadır. Bazılarına göre de, yatırım, eldeki fonların uzun bir süre kullanılmasıdır. B

Bu kararlarla başlayan 1980-1995 döneminin analizi, sözkonusu kararların uygulanması açısından köklü bir niteliksel farklılaşmanın yaşandığı 1987 öncesi ve sonrası olmak üzere iki alt dönemi kapsamaktadır. 1987'ye kadar izlenen politikalarada, genel ekonomide ve özellikle kamu ekonomisinde bir deregülasyon ve deformasyon sürecinin egemen olduğu görülmektedir. Bu tarihten itibaren ise, bir yandan uygulamayagelen politikaların reformasyon süreciyle desteklenmemesinin getirdiği hoşnutsuzluğun ve belirsizliğin

* Demokrasiden Uzaklaşmanın Ekonomik Göstergeleri * Ekonomide Demokrasinin Temel Koşulları * Popülist Ekonomi Yönetimi Anlayışı Ve Demokrasi * Türkiye'de Uygulanan Popülist Ekonomi Modelleri * Volontarist Ekonomi Yönetimi Anlayışı Ve Demokrasi * Demokrasi İle Uyumlu Optimalist Ekonomi Yönetimi Anlayışı