Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 37 kayıt bulunmuştur Gösterilen 20-40 / Aktif Sayfa : 2
Kızım, diye Brinnaria'ya seslendi Faltonius, Roma'da sadece beş Vesta rahibesi kaldı. Seni boşta kalmış yer için götürmeye geldim. Rahibeliğe layık görülenler arasından bu yüksek makama en uygun kişi olarak seçildin.Marcus Aurelius'un Roma İmparatoru olduğu 160'lı yıllarda, Tanrıça Vesta'nın rahibeleri seçkin ailelerin küçük kızları arasında seçiliyordu. Büyük bir saygınlığa, pek çok imtiyaza sahip olan Vesta rahibeleri, buna karşılık 30 yıl boyunca özel hayatlarından vazgeçerek kendilerini tapınağa adarlar
40 TL.
Tükendi
Seyir defteri o gün, 4 Eylül 1952 tarihini taşıyordu. Demek ki Singapur'dan ayrıldığımızdan beri seksen beş gün geçmişti. Biz diye konuşuyorum çünkü iki kişiydik: Marie-Thérѐse ve ben. Gerçekte ise artık tek bir varlık sayılmalıydık, tıpkı beden ve o bedenin içinde barınan ruh gibi. Dünyanın gözü pek denizcilerinden biri olan Bernard Moitessier, insana ve doğaya düşman bir dünyanın ahlak anlayışına karşı çıkarak kurtuluşu denizlerde bulur. Denizi bütünüyle hissedebilmek, kurulu düzenlerden kaçıp özgürce y
46 TL.
Tükendi
Danimarka suç edebiyatında bir mihenk taşı: Jens Henrik Jensen'in İlk Kurban'ının seviyesine erişebilen çok az Danimarka gerilim romanı var.Arne Mariager, Horsens Folkebladİlk Kurban, iyi yazılmış, ilgi çekici diyalogları ve aksiyon sahnelerini heyecan verici biçimde anlatıyor. Son sayfaya gelmeden elinizdeki kitabı bırakmak istemiyorsunuz.Anne Grete Jacobsen, LitteratursidenJens Henrik Jensen, inandırıcı ve sürükleyici bir kurguda nevi şahsına münhasır bir yeteneğe sahip ve kitap boyunca bir saniye bile ko
48 TL.
Tükendi
Güneş doğudan batsaydı.Telveden köpüğe içilseydi kahve.Razıyım, kirazlar önce meyve, sonra çiçek verseydi...Kuşlar yumurta, kelebekler kurt, tüm ipekler dut yaprağı olsaydı da. İnsanlar da önce düşman, sonra dost olsaydılar birbirlerine.Bir otobüs Erdek'ten Ankara'ya doğru yola çıkar. Yılmaz, rüyasında kaza geçireceğini gördüğü halde otobüse binmekten geri durmaz. O aslında ölüme gitmek ister. Dünyaya da insanlara da sırtını dönmüştür kuyudadır.Ankara'ya giden otobüsle beraber biz de Yılmaz'ı kuyuya iten n
60 TL.
Tükendi
Beklemekse kaç gündür bekledik, gelmiyor. Ancak yarın... Aynı saatte. Aynı yerde. Usta balık. Koca balık... Yarın belki... Belki yarın da olmaz, öbür gün... Ama mutlaka vuracağım onu. Göstereceğim ona, kim akıllı, kim usta. O bir balık, ben insanım. Kim güçlü, görecek yarın...İstanbul'un karmaşasından bunalan Metin, annesini de alıp yıllar önce Gökova'ya yerleşmiş, kardeşi kabul ettiği İsmet'le beraber balıkçılık yapmaktadır. Günün birinde koca bir orfoz çıkar karşısına, yüz kilodan fazla, huylu mu huylu. M
48 TL.
Tükendi
Alışırsın Osman. Alışırsın oğlum. Öteki balıklar renkleriyle ölür. Ama bu, kılıç! Kılıç bu. Bu başka. Bu büyük. Bu, gözüyle ölür yavrum.Yaman Koray, Deniz Ağacı'nda okuru 1960 yılına, Marmara Adası'ndaki yoksul balıkçıların yanına götürür. Birkaç aylık kılıç sezonu adadaki bütün dengeleri altüst eder. Kılıç, sadece bir balık değildir. Bir umuttur, aşktır, öfkedir yani hayattır. Kalasa çıkan balıkçılar ellerindeki zıpkını kılıca değil, kör talihlerine, içlerinde kalmış ukdelere, ille de yüreklerine fırlatır
58 TL.
Tükendi
Hapishanede mahkûmların ne yaptığına dair hiçbir şey bilmiyordum. Televizyoprogramlarından gördüğüm kadarıyla hapishaneyi bir okul gibi düşünüyordum: devrimci mahkûmlar, öğrenciler gibi temiz üniformalar giymiş, ders veren hocalarını dinliyor, televizyon izliyor, basketbol oynuyor, Bahar Festivali'ni kutluyor, kolejlere yerleşmek için bazı sınavlara giriyor ve her biri sonunda hapishaneye karşı minnettarlığını ifade etmek amacıyla kameraya bakıyorlardı. Tüm bunlar hapishane hayatını, duvarların dışındaki ha
46 TL.
Tükendi
Ocak 1938'de şehirde 1,417 konuk bulunuyordu: 239 Avusturyalı, 31 Çek, 113 Alman, 4 Romen, 6 Leh. 1 Ocak 1938'de, yeni yılın ilk karanlık saatlerinde, tek başına bir adam, bir Avusturyalı, trenden indi ve Alexander Caddesi'nden oteline doğru yürüdü.Josef Erdman, Slovenya'nın Maribor şehrine gelir. Orada iş arkadaşı Jaroslav'ı beklerken şehri gezer, yeni insanlarla tanışır ve her adımında çocukluğuyla, saklı kalmış anılarıyla karşılaşmaya başlar. 2. Dünya Savaşı arifesidir. Orta Avrupa diken üstündedir. Yaba
40 TL.
Tükendi
Dünya ayaklarının altında boylu boyunca uzanıyor. Bir kez ata bindin mi ne kadar uzağa gideceğini Tanrı bilir. Savaş seni bekliyor! Zafer seni bekliyor! Bugün sana acı veren şey bir zaman sonra iyileşecek. Sırtındaki kanatların nasıl da büyüdüğünü görebiliyorum. Haydi uç Tanrı'nın kuşu! Kaderinde bu yazılı, bunun için yaratıldın.17. yüzyılın ortaları, 2. Viyana Kuşatması arifesi...Osmanlı tehdidi altındaki Avrupa'da savaş tamtamları işitilirken, Anulka'yla Yaçek'in tutku dolu aşkına odaklanıyor Henryk Sienk
42 TL.
Tükendi
Bilesin ki son umut şimdi. Kave kave dolanacağız. İş arayacağız. Na bir gör, mahşer dışarısı, nasıl diyeyim, öyle bir kalabalık. Tüm köylerden akıp gelmiş millet zeytin uğruna. Ne diyeyim yollar, kaveler adam almıyor. Sanırsın tıpkı tıpkısına sığırcık kuşları! Öyle birikmiş, öyle şaşkın. Öyle de aç millet.Yaz mevsimi bitip de yerli-yabancı turistler el ayak çektiklerinde bambaşka bir dönem yaşanır Erdek'te. Zeytin dolu ağaçlar herkesin ağzını sulandırır toprak sahibi beyler, mevsimlik işçiler ve sığırcıkl
30 TL.
Tükendi
Kente gittiğinde sokaklarda cansız halde yatan çocuklar görürsün. Pazarın ve dükkânların önünde, köprünün altında, çöp yığınlarının üzerinde, lağımlarda cesetler var. Her taraf ceset dolu. Her yerde cesetler- yaşlıların, çocukların. Ve ne yapıyorlar biliyor musun? Öleceklerini anladıklarına, son nefeslerini vermeden önce, içine yemek sarılan tik ya da muz yapraklarından bir yığın bulup bedenlerini bu yaprakların arasına gömüyorlar. İki saat içinde öleceklerini ve kimsenin de kendilerini gömmeyeceğini biliyo
24 TL.
Tükendi
''Hiçbir eksiğimiz yok. Mutlu olabiliriz. Çocuğumuz olmuş ya da olmamış, hiç fark etmez. Köydeki salaklar daha ne kadar başımızı ağrıtabilirler ki? On sene daha, haydi on beş sene daha. O zamana yaşlanmış oluruz zaten. Ne olmuş çocuğumuz olmuyorsa? Elimizden geleni yaparız yine de. Sahip olduğumuz toprakları bir tapınağa bağışlarız. Ya da hiçbir şeyi olmayan birine veririz.Birbirlerini severek evlenen Kali ve Ponna çiftinin bir türlü çocuk sahibi olamaması, yaşadıkları çevrede önce şaşkınlığa, sonra ayıplan
30 TL.
Tükendi
Koyunların hiçbirinin boynu ve ön ayakları bir ip ile birbirine bağlı değildi. Bu sadece yürürken yere bakmak zorunda kalan gururlu keçilere yapılırdı. Keçiler her zaman prangalarından kurtulmaya çalışırlardı. Koyunların prangası yoktu, bu yüzden çaba göstermelerine de gerek yoktu. Eğer doğanda eğilmek varsa neden seni zincirlesinler ki? Yine de bu koyunlar şanslıydılar. Eğilmenin, zincirlenmek olduğunu fark etmelerine imkân yoktu.Poonachi küçük bir keçi küçük, kara ve dişi. Bazen bir lanet bazen de ilahi
24 TL.
Tükendi
Herkesin ona güveni tamdı zira hepsi biliyordu ki Dobernik onu bir metro istasyonundan çıkarıp getirmişti. Çünkü Ciril hiç kimseydi. Şirketten hisse kapmaya, kimsenin işine burnunu sokmaya kalkışmayacak bir hiç kimse. Adam yerine konduğu, hem de kısa zamanda benimsendiği için şükran duyması gereken bir hiç kimse. Öyle bir hiç kimseydi ki başka bir hayatta işsiz güçsüz bir aylak, bir sokak müzisyeni, bir kemancıyken, kendinden ne beklediklerini anlamadığı kişilerin kurduğu yeni hayatında, televizyon kamerala
46 TL.
Tükendi
Kocama ihanet ettim -genç, nazik, yakışıklı, sadık, soylu, değerli kocama- Henrik'le aldattım onu, onun ortağı, benim de kuzenim olan Henrik'le. Henrik'i çocukluğumdan beri tanıyorum, Otto'yla beni bir araya getiren oydu. Şimdi Otto Grefsen'de veremden yatıyor, sevgilim de onun masraflarını ödüyor, bize bakıyor. Otto'nunsa dünyadan haberi yok. Onu her ziyaret edişimde Henrik'in ne kadar harika bir arkadaş olduğundan, ne kadar iyi bir karısı olduğundan bahsediyor hep. En fenası da ona kakaladığımız çocuğu ca
18 TL.
Tükendi
Tanrın güvende, Hille, neşelen onu sınırlarında sevmek ve burada çamurda yuvarlanmak ne güzelOluyor olmak. Ve unutamamak. Oluyor olmak. Ve artık hatırlamamak. Olmak. Ve kendini kaybetmek. Hareketleri, kelimeleri, adımları tekrar ettim. Bir sürü yüzü çizdim, bazılarına kundum, hangi hisler can verdi sana, Hille, o yüzleri dokunulmuş bulduğunda?Edepsiz Madam T oldukça provokatif bir roman, bildik anlatıların epey dışında. Olay örgüsü de imla kullanımı da kendine has yapıbozumcu. Kabul gören kuralları parça p
16 TL.
Tükendi
Halley kuyruklu yıldızının dünyadan göründüğü gün doğan Mark Twain, bir kâhin edası ile bu yıldızın tekrar görüneceği gün öleceğini bildirmiştir. Nitekim, kehaneti tutmuştur da. Mark Twain'in İnsan Nedir?'i, uzun bir dinlenme süresinin ardından ve sadece belirli kişilere dağıtılmak üzere, yalnızca 250 adet basılmıştır. Elinizdeki kitap, 240. nüsha kullanılarak tercüme edildi. İnsan Nedir?'de Twain, bilinen öykücü tarzının dışına çıkıyor ve insanın kendi kendisini sorgulamasına yol açacak çarpıcı fikirleri
80 TL.
Tükendi
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 37 kayıt bulunmuştur Gösterilen 20-40 / Aktif Sayfa : 2