Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 18 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1
Kâinatta hiçbir şey velayet kadar konuşulmamıştır. Yeryüzünde insanlar, velayete çağrıldığı kadar hiçbir şeye davet edilmemiştir. Hiçbir balta, velayete vurulduğu kadar dinin köküne vurulmadı. Yukarıda yazılanlar Kur'an'ın hurûf-u mukataası kadar önemlidir. Bu sözler hak için varım diyen bütün onurlu insanları istifhama çekmektedir. Kur'an ile meşgul olanlara şöyle bir soru sorulabilir: Dinin en belirgin çehresi nedir? Böyle bir soru ve bunun cevabı her şeyi ortaya koyar. Dinin en belirgin çehresi vela
70 TL.
Tükendi
İslâm tarihine -daha doğrusu Müslümanların tarihine- ön yargılarımızı bir kenara bırakıp tevhit ve gerçeklik penceresinden bakarsak bazı sorunlarla karşılaşırız. Bu sorunların ana sebeplerinden biri, tarihimizin en başından beri devletlerin ve siyasi teşekküllerin emri altında olmasıdır. Devletçi İslâm tarihi ise başka sorunlar getirip koyar önümüze: Cahiliyeden kalma adetler, zulmün meşrulaştırılması, Muaviye gibi gayrı meşru yöneticileri aklamak için sahabe tanımını değiştirme, sahabeyi aşırı kutsama, had
60 TL.
Tükendi
İlâhî muvahhidlerin bakış açısına göre, yaratılış âleminin ve insanın yapısı ve bu iki temel unsurun bağlantısı hakka dayalıdır ve bu üçgenin hiçbir köşesinde bâtıla yer yoktur. Kur'ân'daki birçok âyet varlık nizamının hak ekseni üzerine kurulduğuna, bâtılınsa ''suyun üzerindeki köpük gibi'' olduğuna ve sonsuza kadar ayakta kalamayacağına işaret eder. Bazıları bu hak üzere oluşu, âlem ve Âdem'in yaratılışındaki geometri olarak tefsir eder, kimisi bunu kâinatın düzeninin yapısının zorunluluğu sayar, başk
40 TL.
Tükendi
Cemil Meriç, Bu Ülke adlı kitabına şu cümleyle başlıyor: Ne gülüyorsun? Anlattığım senin hikâyen... Pekâlâ; ya bizim hikâyemiz? Bir millet düşünün ki, Horasan Şâhı olarak tanınan ve Hazret-i Peygamberin 8. göbekten torunu olan İmâm-ı Aliyy'ûl Rızâ'nın muhabbetiyle İslâmiyet'i kabûl etmiş... Bir millet düşünün ki, Hazret-i Peygamber'in 11. göbekten torunu olan İmâm-ı Hasan'ûl Askerî'ye, bizden mânâsına gelen Askerî mahlâsını vererek daimâ ehl-i beyti zâlimlere karşı korumuş... Bir millet düşünün
70 TL.
Tükendi
Allah peygamberimizi Kur'an'ın dili kıldı. Kur'an O'nun diliyle konuştu. O,sadece ayetleri perdenin arkasından alıp önüne koyan biri değildi. Dolayısıyla vefat eden peygamber ayetleri perdenin arkasından alıp önüne koyan kısmıyla vefat etti. Ama peygamberimiz aynı zamanda, insanlara ayetleri açıklayan, icra eden, ayetler hakkında sağa sola kayanları toparlayandı. Öyleyse hayat devam ettikçe kıyamete kadar bu ikinci fonksiyonun devamı şarttır. Allah(c.c.) ilk insan ve ilk peygamber olan Hz. Adem den(as)
15 TL.
Tükendi
Sinema filmler aracılığıyla bize ne söyler? Filmler, bilinmeyen bir dünyanın ve tarihin mitolojik hikayesi, psiko/sosyal travmaların dramatik krizleri, ideolojik ve politik çekişmelerin perde arkasındaki veya perdeye yansıyan gerçekliği, anlam arayışının sanatsal ve estetik döngüsü, bir mağara alegorisi yanılsaması, gelecekte olması muhtemel bir dünyanın dijital evreni, ütopyaları mümkün kılan sıra dışı bir ekran deneyimi, toplumsal ve bireysel hafızayı yenileyen ortak bir değer veya bu hafızayı deforme etm
20 TL.
Tükendi
'Somuncu Baba' nisbesiyle meşhur Hamidedîn Aksarayî'den başlayarak Hacı Bayrâm-ı Velî ile bu topraklara nice mânâ incileri saçan Hamzavî Melâmîler arkamızda bıraktığımız bu yüzyıla kadar, vâkãr ve sırlı bir şekilde varlıklarını sürdürmüşlerdir. İkinci Kuşak Horosan Erenleri ya da Anayurt Sûfîleri olan Bayrâmî-Hâmzavî Melâmiler, sûfîliği Emevî tortulardan arındırarak, yeniden Nebevî ahlâkın önderliğini yapmışlar; bu asîl hizmeti gerçekleştirirken de canları pahâsına doğruluğun ve hakîkãtin timsâli olmaktan g
300 TL.
Tükendi
İnsandaki her davranışın bir başlangıcı, bir de gayesi vardır. Yani insanda kendisini bir işe yönlendiren bir duygu, bir eğilim, bir yaptırım vardır. Eğer bu olmasaydı, insanın o işi başlatması mümkün değildi. İnsanın kişiyi harekete geçirici, yönlendirici bir faktör veya bir korku olmaksızın bir işe baş laması imkânsızdır. İnsanın yaptığı her işte kavuşmayı istediği bir amacı ve hedefi vardır. Ahlâkî iş, öyle bir iştir ki başlangıç açısından, insanın kendisine bağlı olmayıp başkasına bağlı olan bir eğilimd
40 TL.
Tükendi
Zaman insanoğlu için günlük yaşamı düzenleyen bir olgu olmanın ötesinde sorunsal bir kavram olarak insanlık tarihi boyunca tartışıla gelmiştir. Varoluşunun zamansallığını idrak etme yetisine sahip yegâne varlık olan insanın mukayyed olduğu zamanın sırrını çözme ve sonsuzluğu arama temrinleriyle zamanın varlığı ve mahiyetine dair düşünce tarihinde çeşitli teoriler geliştirilmiştir. Fakat son derece soyut ve muamma yapısı sebebiyle idrak edilmesi kolay olmayan zaman kavramının üstündeki esrarlı perde bir türl
35 TL.
Tükendi
Muhammed b. Ali b. el-Hüseyin b. Musa b. Babeveyh el-Kummî (r.a) der ki: Beni bu eseri yazmaya sevk eden şey Hz. Peygamber'den (s.a.a) aktarılan şu nebevî buyruktur: 'Hayra vesile olan -o hayrı- yapan gibidir.' Bu eserimi de 'Sevâbu'l-A'mâl' olarak isimlendirdim. Allâh-u Teâla'nın bu eserin sevabından beni mahrum bırakmamasını ümid etmekteyim. Bu eseri kaleme almaktaki yegâne muradım Allâh'ın sevabına ve hoşnutluğuna rağbetimdir. Bunun dışında meşakkatli bir şeyi murad etmiş değilim. Güç ve kuvvet sadece Al
50 TL.
Tükendi
Bil ki namazın, gördüğün şu sûretinden başka bir manası, şu zâhirinin dışında bir bâtını vardır. Namazın, uyulmadığı takdirde bozulmasına veya eksik kalmasına sebep olan birtakım zâhirî âdâbı olduğu gibi bâtını için de bazı kalbî edebleri vardır. Bu edeblere riayet etmemek, manevî namazı bâtıl eder veya namaz eksik kalır. Riayet edildiğinde ise namaz melekûtî bir ruha sahip olur. Namaz kılan şahıs kalbî edeblere murâkabe ettiği ve ihtimam gösterdiği takdirde, kendisine ma'rifet ehlinin ve kalb ashâbının na
50 TL.
Tükendi
İmam Ahmed dedi ki: EbûSaîd el-Hudrî'den şöyle rivayet edilmiştir: Bizler Ensar'ın münafıklarını Ali'ye düşmanlıklarından tanırdık. Aynı rivayet Fazâilü's-Sahâbe'nin bir başka yerinde (s. 792) geçer. Rivayet şöyledir: Cabir b. Abdullah'tan şöyle rivayet edilmiştir: Biz Ensar topluluğu münafıklarımızı ancak Ali'ye buğzetmelerinden tanırdık. Bu rivayet Câmiü't-Tirmizî'de de geçer.Ümmü Seleme'nin huzuruna vardım. Bana 'Aranızda Hz. Resûlullah'a (s.a.a.) sövülmekte midir?' diye sorunca ben 'Allah'a sığınırız, A
450 TL.
Tükendi
18. ve 19. yüzyıl milliyetçilik dalgasının dünya üzerinde birçok ülkede yoğun olarak hissedilmesine rağmen dünyanın doğu ülkelerinde etkilerinin en fazla hissedildiği coğrafya şüphesiz birçok milliyet unsurunun yer aldığı Osmanlı toprakları olmuştur. Bu anlamda Fransız Devrimi, Osmanlı aydınları üzerinde büyük bir etki yaratan ilk Batı hareketidir. Ancak, devrimin sloganı özgürlük, eşitlik, kardeşlik Osmanlı İmparatorluğu içinde yaşayan farklı etnik unsurlara aynı biçimde yansımamıştır: Osmanlı İmparatorluğ
20 TL.
Tükendi
On yedinci yüzyılda İslâm coğrafyasının en önemli merkezlerinden birinde Müslüman entelektüeller ve ilim talipleri için Molla Sadrâ tarafından yazılmış bu kitap, bugünümüzün entelektüelleri ve öğrencilerine dehitap etmektedir. Molla Sadrâ, bu kitabında hakikat, doğruluk, bilgelik ve sahih inanç gibi insanı insan kılan değerlere ulaşmak için yıkılması gereken putların neler olduğundan bahsetmektedir. Yazara göre cahiliye putlarının en tehlikelileri cahillik, akılsızlık, dünyevileşme, ilmi hor görme, taklit,
35 TL.
Tükendi
Her insan esasında bitimsiz bir yoldur. Yol denilen menzile ayarlı ezel ve ebed çizgisi hem zahirî hem batınî, hem haricî hem dâhilî, hem daimî hem arızî bir gerçekliktir. Bazı yollar vardır ki yüründükçe uzar, uzadıkça genişler gâh nuranî olur gâh zulmanî, gâh yokuş gâh iniş, gâh sarp kayalıklara çıkar gâh bahar kırlangıcı refakatinde meltemle kanat kanada yoldaş olur, sırdaş olur, dost olur, tüm nazeninliği, narinliği,latifliğiyle gönül olur. Bazen yağmur olur iner okyanusun susuz dudaklarına, bazen okya
30 TL.
Tükendi
Molla Sadrâ'nın diğer İslam filozoflarında olmadığı kadar Kur'an, sünnet ve velâyete vurgu yaptığını görmekteyiz. Sadrâ, çevirisini sunduğumuz bu kitapta dile getirdiği düşüncelerin hemen hepsini, nübüvvet ve velâyet kandilinden alınmış bir meşale olarak tanıtmıştır. Onun bu tavrı, bir açıdan İslam felsefesinin ulaştığı orijinalliğin bir göstergesidir. Sadrâ, iyi bir yorumcu olması yanında yeni bir sistem kurmayı başarması açısından felsefeyi İslam'ın öz değeri olarak kabul etmekte hiçbir sakınca duymamakta
25 TL.
Tükendi
Metafizik ve Evrim adlı bu kitap varlığı ve canlılığı aklen değerlendirme çabası içerisindedir. İhvân-ı Safâ, Fârâbî, İbn Miskeveyh, İbn Sînâ, İbn Tufeyl, Sühreverdî ve İbn Rüşd'ün görüşlerinden hareketle evrime aklî itirazlarda bulunan bu kitap, evrimin felsefî yönünü ve sonuçlarını konu edinmektedir. Buna göre kitabın temel önermesi şudur: Dünyadaki mevcutların canlı ve cansız olarak ikiye ayrılmasının nedeni tabiatın kendisi olamayacağı gibi canlılar arasındaki farkların nedeni de tabiatın kendisi o
30 TL.
Tükendi
Bu kitabın önemini belirtmek için şu kadarını söylemek yeterlidir: Kitab-ı Kerim, peygamberlerin gönderiliş gayelerinden birisinin tezkiye-i nefis olduğunu belirtir. Tezkiye-i nefsin diğer bir adı, insanın öz ve gerçek benliğini oluşturan ruha taharet kazandırmaktır. İster tezkiye-i nefis diyelim, ister ruhun tahareti diyelim, bu, insanı hem cinslerinden ayırt eden önemli unsurlardan birisidir. İnsanın yeryüzüne gönderiliş gayesi, ruhun taharetini gerçekleştirmektir. Birçok eserinde bu konuyu farklı açılar
175 TL.
Tükendi
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 18 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1