Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 673 kayıt bulunmuştur Gösterilen 60-80 / Aktif Sayfa : 4
Bu küçük derlemenin sonuna dek gelebilmiş olanlar, Bu adam da amma kavgacıymış! diyerek parçalı kişiliğime yeni bir parça daha ekleyebilirler. Vardıkları sonuç buysa, ne söyleyebilirim? Olsa olsa şunu: Kim değil ki? On iki yıldan fazla bir sürede on iki kavga yazısı. Çoğu da savunma. Çok mu gene de? Çok diyorsanız çok olsun. Bir kavga daha çıkarmayalım. Anlatının hiçbir zaman tek özneli bir edim olmadığı fikrini savunan Tahsin Yücel Tartışmalar'da her biri karşı-özneye yazılmış on iki tartışma yazısını to
26.5 TL.
Tükendi
Fotoğrafların açıkladığı metinlerden ya da fotoğrafları açıklayan cümlelerden oluşan bir kitap değil bu. Her bir bölümün içeriğini meydana getiren, imgelerle sözcüklerin uyumlu birliği. Bilinmeyeni keşfetme hevesi Sinbad'a, Kızıl Erik'e ya da Kopernik'e özgü değil. Dünyada keşfetmeye meraklı olmayan tek bir insan bile yoktur. Her şey acıyı, tuzluyu, eğriyi, düzü, pürüzü, gökkuşağının rengini ve alfabenin yirmi küsur harfini keşfetmekle başlar; ardından sıra simalara, haritalara, hayvanlara ve yıldızlara gel
21 TL.
Tükendi
Bu sayfalara adını veren o sıra dışı sonsuzluğun tarihi hakkında çok az şey söyleyeceğim. Zaman bizim açımızdan bir sorundur; sarsıcı ve talepkâr bir sorun, belki de metafiziğin en can alıcı sorunu; sonsuzluksa bir oyun ya da yıpranmış bir umut. Farklı anlarda farklı yerlerin işgal edilmesi -yani hareket- zaman olmaksızın kavranamaz. Aynı şekilde, farklı anlarda, aynı yeri işgal etmek anlamına gelen hareketsizlik de öyle. Sayısız şairin özlemle yanıp tutuştuğu sonsuzluğun bizi en azından kaçamak tarzda olsa
21 TL.
Tükendi
Bu kitabı meydana getiren anlatı türündeki düzyazı çalışmaları 1933 ve 1934 yıllarında gerçekleştirildiler. Köklerinin Stevenson ve Chesterton'dan yaptığım yeniden okumaların yanı sıra Von Sternberg'in ilk filmlerine, hatta belki Evaristo Carriego'nun belli bir biyografisine kadar uzandığı kanısındayım. Birbiriyle alakasız şeyleri de bir arada sıralama, devamlılığı sağlamak adına anlık çözümler üretme ya da bir insanın yaşamının iki-üç sahneye indirgenmesi (Pembe Köşedeki Adam öyküsünü biçimlendiren de bu g
19.5 TL.
Tükendi
Geçen gün sabahleyin, baharın en güzel göründüğü bir zamanda kırlara çıktım. Öteden beri bana güzel olarak tavsiye ettikleri ağaçları hoş bulmaya, toprakların üzerinde güneş ışığından doğan buharların havai girdaplar oluşturarak oynaştığını bir güzellik düşkünü gibi seyretmeye çalıştım. Şairlerin çiylerle süslü buldukları otları oynaşarak koparan keçileri, kuzuları uzun uzun seyrettim. Kısaca doğayı süsleyen her şeyi beğenmek, onları seyretmekten tat almak üzere saatlerce oyalandım; ama insanların bunlara n
59 TL.
Tükendi
Fabrikanın bacasının tüttüğü ilk gün başladılar can almaya. Dişlerine kan değmiş kurt sürüsü gibi denize daldılar. Yaş almış demediler, küçük demediler, yavrulama zamanı demediler. Köstence'nin göğü yağ kokusuyla doldu. İnsanlar öğürerek gezer oldu. Süngüyle vurmak başka ama tüfekle avlanmak dayanılır değildi. O tarraka, o gümbürtü! Dağlara kaçtım kaç defa. Mağaralara girdim. Solucanlarla çıyanlarla geçirdim günlerimi. Ama sabah olup gün doğunca o sesler yine her yanı tutuyordu. Deli İbram Divanı, öykücülüğ
163 TL.
Derler ki sevda insanın ahlakını düzeltir, yanıltsa bile sevelim: Mademki insanız! Of! Böyle boş işlerle uğraşmak da hoşa gitmiyor ama zamanın mecburiyetlerine uymak lazım geliyor. Bir gün olur da şu arzular defterimi bir gözden geçiren bulunursa, insanın değilse bile, benim insani hissiyatımın suretini görmüş olur. O okurdan şunu rica ederim ki yazılarımı düşünmeye layık bulursa gerçekleştireceği değerlendirmede vereceği kararı sırf kendi vicdanı olarak kabul etsin... Kendi vicdanında bulduğu hükmü benim v
65 TL.
Tükendi
Aşık olduğumuzda da, Bir şehri çok özlediğimizde de, İşler sarpa sardığında da, Enseyi kararttığımızda da, Üzüldüğümüzde de, Yeniden ayağa kalktığımızda da Bu seçki bizimle birlikte yürüsün, 'günyenisi' gibi ışısın isterim. Birhan Keskin, Cemal Süreya'nın çok sevilen aşk şiirlerinin yanı sıra, onun bu memlekete, şehirlere, insanlarına dair yazdığı şiirleri Seviş Yolcu'da bir araya getiriyor. Kitaptaki elli dört şiire, Cemal Süreya'nın defterlere, armağan ettiği şiir kitaplarının üzerine, mektuplara eklediği
110 TL.
Tükendi
Ayşe ölüyor, verem, verem! O güzelliğe âşık katil! O gençlik düşmanı canavar! Verem bir yırtıcı hayvandır ki hurilerin dinlenme yeri olan cennet ovasında bulunur. Sinsi sinsi gezer, hunhar gözüne merhamet ışığı, gaddar çehresine masumiyet anlamı verir de o hurilerden hangisi daha güzel, tabiatına daha uygun bulunursa yanına yaklaşanlar ayaklarının altında yuvarlanmaya başlar. Kaplanken güvercin kadar küçülür; hayatı yutacağı halde cana can katacak kadar güzelleşir. Bu neslin ortak özelliği farklı edeb
16 TL.
Tükendi
Heinrich von Kleist, klasik Alman edebiyatının sıra dışı yazarı olarak bilinir. Eserleri gizemli motifler üzerinde yükselir, kurguladığı yazgılar geniş dramatik kavisler çizer. Bir esrar perdesi ardına gizlenen gerçeklerin doğurduğu gerilimden beslenen öykülerine, adalet ve hakikat arayışına çıkan karakterler eşlik eder. Oysa Kleist'ın öykülerinde adalet çoğu zaman ulaşılabilir bir menzil değildir. Hakikat ise kendini beklenenin aksi yönde tesis eder ve yerini şiddete bırakır. Kullandığı imgelerin şiddeti
21 TL.
Tükendi
On altıncı yüzyıl Avrupa'sı: Protestan Reformu Katolik Kilisesi'ne, güçlülere ve ayrıcalıklılara karşı bir isyana girişir. Böylece, kendilerine yalnızca cennette eşitlik vaat edilen köylüler ve yoksullar, bu eşitliğe neden burada ve hemen sahip olmadıklarını sorgulamaya başlar. Bunun neticesinde, muktedirlerle aralarında kısa sürede alevlenen şiddetli bir mücadele patlak verir. Tarihe damgasını vuracak bu mücadeleye bir ilahiyatçı önderlik edecektir: Thomas Müntzer. Kendisi Almanya'yı ateşe verecek olan kiş
23 TL.
Tükendi
Kopuk'un isimsiz ana karakteri bir foto muhabiri. Korku ve karmaşanın hâkim olduğu bir kente yolculuğa çıkar: Orada tanıştığı rehber, tek yol göstericisidir. Foto muhabirinin geçmişine dair varla yok arası, bölük pörçük anı parçaları vardır. Rehber ise aksine, kendisinin ve öncekilerin yaşadıklarının bilgisine sahip; kişisel ve toplumsal tarihinin bilincindedir. Foto muhabirinin kentteki cenazeye katılması ve çocuğunu arayan anneyle karşılaşmasıyla hayatında bir şeyler değişmeye başlayacaktır. Bu sır
23 TL.
Tükendi
"Maalesef," diye başladı söze. Maalesef, beyaz bir kâğıdın tam ortasına damlayan kocaman bir mürekkep lekesi gibi düştü içime. Sanki iki mememin ortasında bir yer, içine sıcak su dökülmüş çay bardağı gibi patladı, kırıkları ciğerlerime battı sanki... İlk baskısı 2012'de yapılan Bangır Bangır Ferdi Çalıyor Evde..., Mahir Ünsal Eriş'in ilk kitabı. Ancak ilk kitaptan beklenmeyecek bir yetkinliğe sahip, konu ve kişileri açısından da şaşırtıcı bir çeşitlilik sergileyen bu birbirinden güzel öyküler bazen bir çoc
155 TL.
Tükendi
İstasyonda kimsecikler yoktu. Sokağın öbür yanında, badem ağaçlarının gölgelediği kaldırımda bir bilardo salonu açıktı sadece. Köy, sıcağın içinde dalgalanıyordu. Kadınla kızı trenden indiler, aralarında çıkan otlar yüzünden döşeme taşları yer yer çatlamaya başlamış bomboş istasyondan çıkıp karşıdaki gölgeli kaldırıma doğru sokağı geçtiler. Gabriel García Márquez'in Hanım Ana'nın Cenaze Töreni, İyi Kalpli Eréndira ve On İki Gezici Öykü derlemelerinden seçilerek resimlendirilen bu altı öykü, çocukken anneann
31 TL.
Tükendi
Bu dünya artık beyaz değil, hiçbir zaman da tekrar beyaz olmayacak. Baldwin'in, 1940'larda ve 1950'lerin başında, henüz yirmili yaşlarındayken yazdığı ve bu kitapta bir araya getirilen denemeler, Sivil Haklar Hareketi'nin şafağında, Harlem'deki gündelik yaşamdan muhalif romana, filmlere ve yurtdışındaki Afro-Amerikanların deneyimlerine kadar ABD'de siyah olmanın karmaşık durumunu araştırıyor ve sanatçının siyah bir adam ve bir Amerikalı olarak kimlik arayışının da samimi bir portresini ortaya koyuyor. Otobi
175 TL.
Tükendi
Varlıklı bir ailenin çocuğu olan Lucien Fleurier, varoluşsal bir kriz yaşar ve hayatında bir anlam bulmak amacıyla arayışa koyulur. Önce bohem çevrelere girerek eşcinsel bir ilişki deneyimler, ardından aşırı sağcı bir gençlik örgütüne dahil olur. Nihayetinde kişiliğinin anahtarını, reddettiğini düşündüğü şeyin tam kalbinde bulur. Lucien'in öyküsü, bir çocuğun dört yaşından erken yetişkinliğine uzanan bir bildungsroman parodisi.
89 TL.
Tükendi
Dünya ne kadar büyük inkılaplarla altüst olursa olsun, dünyada erkek daima hâkim, kadın daima onun emirberidir. Kocan, kardeşin, oğlun tepende birer küstah âmirdirler. Hayat piyasasında kadının değeri düşüktür. Her gün sokaklarda kıskançlık vahşetiyle kocaları, amant'ları tarafından bıçaklanarak cesetleri kaldırımlara serilen kadınların fela- ketlerini gazetelerde okumuyor musunuz? Bu sayısız vakalara mukabil hiçbir erkeğin sehpada cinayetinin cezasını çektiğini işittiniz mi? Onun yaşayan yanı; romancı yete
17 TL.
Tükendi
Dünya ne kadar büyük devrimlerle altüst olursa olsun, dünyada erkek daima hâkim, kadın daima onun emir eridir. Kocan, kardeşin, oğlun tepende birer küstah âmirdirler. Hayat piyasasında kadının değeri düşüktür. Her gün sokaklarda kıskançlık vahşetiyle kocaları, amant'ları tarafından bıçaklanarak cesetleri kaldırımlara serilen kadınların felaketlerini gazetelerde okumuyor musunuz? Bu sayısız vakalara karşın hiçbir erkeğin sehpada cinayetinin cezasını çektiğini işittiniz mi? Onun yaşayan yanı; romancı yeteneği
14.5 TL.
Tükendi
Yangın gündüz yandı, gece yandı, ertesi günü oldu, hâlâ yanıyordu. Biz İstanbul'da hiç ev kalmadı zannettik. Çünkü etrafımız göz alabildiği kadar virane olmuştu. Yalnız bacalar gözüküyor, her yandan dumanlar tütüyordu. Bilmiyoruz kaç saat olmuştu, biz hiçbir şey yememiştik. Evde babamızın getirdiği pastırmalar, peynirler, tereyağları, kuru üzümler, incirler vardı. Hepsi, hepsi yandı efendim. Çocukluğumu, delikanlılığımı ve kırkına merdiven dayayan yaşımı kitaplarında toplayan bir yazıcı olduğu için onu, şu
12 TL.
Tükendi
Yangın gündüz yandı, gece yandı, ertesi günü oldu, hâlâ yanıyordu. Biz İstanbul'da hiç ev kalmadı zannettik. Çünkü etrafımız göz alabildiği kadar virane olmuştu. Yalnız bacalar gözüküyor, her yandan dumanlar tütüyordu. Bilmiyoruz kaç saat olmuştu, biz hiçbir şey yememiştik. Evde babamızın getirdiği pastırmalar, peynirler, tereyağları, kuru üzümler, incirler vardı. Hepsi, hepsi yandı efendim. Çocukluğumu, delikanlılığımı ve kırkına merdiven dayayan yaşımı kitaplarında toplayan bir yazıcı olduğu için onu, şu
15.5 TL.
Tükendi
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 673 kayıt bulunmuştur Gösterilen 60-80 / Aktif Sayfa : 4