Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 9 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1
Sevinç Çokum yaşantılarından ve gözlemlerinden yansıyanlarla sevdiriyor öykülerini. Sabah karanlığında uyanan kuşlar… Mürdüm rengi gözleriyle akıllarda kalan özgür bir tosun... Kar bekler gibi umut bekleyen, menekşe çağındaki bir kadın... Adı, şarkıları, kıyafetleriyle beğenilen sanatçı Rüya Narin ve hüzünleri... Göklere, masallara ve efsanelere yaraşan bir at… Elde tutulan bir gülle aniden güzelleşen anlar… Akasyanın dallarında bir kuş var mıydı gerçekten? Hava kararınca o saatlerde kuşlar gitmiş
115 TL.
Tükendi
Ülke geçmişinden bir zaman dilimi... Siyasi kavgalar, ideolojik kamplaşmalar bütün keskinliğiyle almış başını gidiyor... Sokaklar kan gölü. İnsan her yönden kayıp... Sosyal patlamalar, ekonomik krizler, gizli kalmış siyasi cinayetler. İhanetler, tutkular, kırık aşklar... Ve baş döndürücü olaylar. Siyasi masada görevli bir istihbaratçı bir tren yolculuğunda aniden ölür. Hayatta kalan oğlu ilerleyen yıllarda, babasının tam karşı siyasi cephesinde kendini konumlar. Ancak onunla arasında hâlen çözüme kavu
45 TL.
Tükendi
Sevinç Çokum, İskele Gazinosu'yla bizi öncesi ve sonrasıyla 1960'ların İstanbul'una götürürken dönemin ruhunu, heyecan ve tutkularını nostaljik bir havayla değil de her defasında kendini yeni okumalara açan bir anlatıyla kaleme alıyor. Nicedir duymadığımız bir şarkının hikâyesini, çocukken izlediğimiz bir filmi ve oyuncularını ya da dönemin kendine özgün moda danslarını öyle bir incelikle anlatıyor ki satır aralarındaki hevese katılmadan edemiyoruz. Kimi zaman hepimizin evlerinin bir köşesinde duran radyoy
120 TL.
Sevinç Çokum, Balkan coğrafyasına Yahya Kemal'in imlediği gibi bakıyor. Yazarlık hayatının ikinci romanı olan bu metinde Çokum, bir göç hikâyesi anlatıyor. Bu göç, bizim aslında çok yakından bildiğimiz bir mecburi göç. Sürgün elbette: Osmanlı'nın kaybettiği Balkanlar'dan ayrılmak zorunda kalan bir ailenin çeşitli bireyleri üzerinden bütün göçlerin o temel duygusuna, o büyük hüzne varıyor. Bir yanda ölümler, bitmeyen zorlu yolculuklar, kendi toprağından ayrılmanın derin üzüntüsü; öte yanda dirayet, kenetlenm
185 TL.
Hilal Görününce, Türk edebiyatında hak ettiği kadar yer bulamamış bir coğrafyayı, Kırım'ı anlatıyor. Tatarlarla Osmanlı ilişkilerine de yer veren roman, 1853-1856 Kırım Savaşı'nın öncesi ve sonrasını kapsayacak şekilde ilerler. O yılları bir Tatar ailesinin gözüyle canlandıran eser, Kırım'a has, renkli örf ve âdetlerle zenginleşmiş, destansı bir nitelik kazanmıştır.. Şafak sökerken Salgır Nehri kıyılarına varmıştı. Çatır Dağı'ndan doğan su durgundu. Yağmur bekliyordu. Adını aldığı bu nehirden su içti. Durup
295 TL.
Türk öykücülüğünün zarif sesi Sevinç Çokumdan bir Kurtuluş Savaşı romanı. Romanın mekânı, Osmanlının kuruluş toprağı olan Söğüt. Karakterler çok boyutlu ve derin: Yusuf, Esma, Kayalı Süleyman, Nafiz Bey, Selim ve dahası. Karton olmayan, sığlıktan uzak karakterler. Lirik ve konuşkan. Cumhuriyetin kuruluş tomurcuklarını, sırf yazılı belgelerle değil, o coğrafyada yaşamış Ali Amca, Memiş Dayı gibi gerçek kişilerden dinledikleriyle hikâye ediyor Çokum. Bilmediği bir coğrafya üzerine konuşmuyor anlatıcı; bild
295 TL.
Savaş bizim irademizden doğsa da kaderimiz gibidir. Biz yönetenleri dünya karışıklıklarının sergilendiği bir yerde, bir zaman parçasında bekliyordur. Bilsen o sıcak uykuları nasıl aradım, soluk kesen bir tipiden sonra atımı donmuş nehrin üzerinden buzun çıtırtılarını duyarak geçirirken artık ölümün daha rahat, daha kolay bir şey olabileceğini düşünmüştüm. Senden uzak olmanın yanında ölüm ne ki Dilara? Ben seni unutmuş olsam da görmesem de, gördüğümde tanımasam da senin bendeki izin, bıraktığın kızıl pas si
275 TL.
Romanlarında genellikle toplumsal meselelere, kitlesel hareketlere dikkat çeken Sevinç Çokum, hikâyelerinde daha çok insan hayatının gözden kaçan inceliklerine işaret ediyor. Rozalya Ana'da ise kadın olmaya, acı coğrafyalarının kadınlarınayoğunlaşıyor. Göç veren topraklarda kalan taraf olmanın ağır yükünü Rozalya Ana'nın şahsında anlatıyor. Rozalya için zaman neydi ki... Yetişeceği bir şey değildi artık zaman... Gençliği ötede kalmıştı. Bir trenden el ediyordu, arkadan sıkma başörtüsü, duru yüzü, çekme gözl
110 TL.
Tükendi
Çocukluğun orada duruyordu, bir kapı aralığında; kapıya yazıyordun harfleri istekle. Birisi, yüzü olmayan bir şekil, fener tutuyordu sana... Öğretiyordu. Hadi öğren öğreneceklerini... Kolay değildir hayat denilen bu kitabı okumak. Satır satır, harf harf... Her harf iç kanatır! Hadi yüklen, taşı bakalım harfleri, satırları... Sevinç Çokum. Türk öyküsünün açık penceresi. Bazen nazlı bir tül. Bazen rüzgârda çarpılmış ses. Satır satır, harf harf yüklü. Türkçe, yaratıcı bir taştır onda. Tam anlamıyla taştır...
105 TL.
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 9 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1