Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 10 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1
“Kendi karşısına çıkıverse kendi de kendinden korkardı; çok iriydi bir kere, gördüğün göreceğin en iri köpeği bununla mukayese et, o ince belli çay bardağıysa bu on sekiz bardaklık semaverdi, öyle bir iri, öyle bir iri. Bir hırlasın, elli kiloluk hiltiyle asfalt deliyormuş, bir havlasın, gök gürlemiş sesi çıkarırdı. (...) Korkunçtu, bunu kabul ediyordu, ama şunu da kabul ediyordu, gördüğü onca eziyete rağmen ne insan ne hayvan, kimseye bir kastı olmamıştı. (...) Fenalık etm
178 TL.
Tükendi
Sezgin Kaymaz’ın en sevilen eserlerinden Lucky, yavruluyor bu romanda. Farfara,o akıllı ve karizmatik Lucky’nin yavrularının romanı... Altına sevinç çişleri kaçırarak oynaşan altı yavrunun olduğu kadar, onları yaşatmak, büyütmek, memnun etmek üzere seferber olmuş birileri... Taksiciler, bir eski keraneci, yas tutan bir haza hanımefendi, bir kasap, evde boş boş dolanan bir herifle “soğuk makarnadan başka yemek yapmasını bilmeyen” bir kadından oluşan saf bir çift... Bu acayip cemaat, “
265 TL.
Uzunharmanlar mahallesinde bir bekar evi kiralayan Musa daha ilk geceden dehşete düşer. Gaipten sesler gelmekte, odalar kendiliğinden aydınlanıp kararmaktadır. Burası bir perili evdir galiba! Ancak... Eğer hakikaten perili evse mutlaka iyilik perilerinin merkezidir. Çünkü gaipten yalnızca ses değil çörek, börek, turşu, çay, temiz çamaşır, hatta tamirci bile gelmektedir. Ne yapacağını bilemeyen Musa, bir yandan olan biteni anlamaya çalışırken öbür yandan mahalle halkıyla tanışır. Üç kuşaktan doğma büyüme Ank
220 TL.
Gözlerim yanıyor artık ağlamaktan. Dünyayı sis perdesinin gerisinden görüyorum, üstüne süt dökülmüş gibi görüyorum her şeyi, puantiyeli görüyorum, beyazlı beyazlı. Yumayım diyorum şunları, kurumuş artık, hırş hırş ses geliyor gözkapaklarımdan, fayda etmiyor, pat diye açıyorum tekrar. Hepi topu iki saatlik uykum var günlük, o da gitti elden. Düşünen insan uyuyamaz, gece gündüz İnci'yi düşünüyorum ben, varsa o yoksa o, nasıl uyuyayım? En sıra dışı insanların sıradan insanlar
161 TL.
"Sıfatsız büyüyordu İrfan. Tabii aynasız, karanlıksız, gölgesiz. Enikonu topal, enikonu çolak, enikonu kör, enikonu patates kafa, enikonu çirkin, Orkun dışındaki akranları arasında enikonu arkadaşsız, dostsuz, 133'ün dışındaki dünya hakkında enikonu bilgisiz. Tek gözü olmayan birinin her şeyi kartpostal gibi görebileceğini, üçüncü boyutu isterse naylon gözlük takıp üç boyutlu sinema seyretse hayatta göremeyeceğini bilmiyordu mesela. Ve dışarıda kalbin beş para etmediğini de bilmiyordu." Rengârenk bir kadro
314 TL.
"Yağlı Havilland ile boynunu, ensesini, kulak arkalarını kremleyip kokulandırmış, bol bol limon kolonyası dökünmüş, saçlarını taramış, Müesser'in kızı Şengül'e diktirttiği kendinden korseli pembe eteğinin içine zor bela girmiş, çorap lastiğini bulduktan sonra yardımına gelen bir kız evladı bile olmadığı için beceriksizce kendi etini budunu çimcire çimcire sütyenini takınmış, ondan sonra fanilasını, beyaz, kıvrık yakalı bluz gömleğini de giymiş, onun da üstüne pembe ceketini giyip gerdanına sahte inci pembe
186 TL.
Yeni bağlanan telefonlardan soba yangınlarına, taşırken merdivende sıkışan kanepelerden taşan kanalizasyonlara sıra dışı ev halleri. Komşu gezmeleri, taziye ziyaretleri, hastalıklar, cenazeler ile bütün insanlık halleri... Sabiş'li, Hülya'lı, Lucky'li ve Timur'lu birbirinden lezzetli Sezgin Kaymaz hikâyeleri.
70 TL.
Tükendi
Sahneler ve mekanlar, haller ve duygular, insanlar ve dil... Yumruk gibi hikayeler en korunaklı bölgelere iniyor, savunmasız karanlıklarda art arda şimşekler çakıyor. Sezgin Kaymaz gücünü nereden alıyorsa orayı güçlendiriyor okuyan 'İyi ki Türkçe biliyorum' diye şükrediyor. Ağrıları hortlatan aşk, tasma takıp ücralara kapatılan vicdan, neyin fısıldadığı sır, kum taşında gizli şanş... Çareyi uzayda arayanlar, özrü kabahatinden büyük olanlar, küçük bir ekte saklı hayatlar, yüz bin sene beklenenler... Zıtlıkla
20 TL.
Tükendi
Sezgin Kaymaz ile Türkçenin merkezine yolculuk! Matrak lakin vefakar, hırpani ve fakat cefakar, en hararetli yerinden, helalinden öyküler, mektuplar! Derdi günü, işi gücü dil olan bir yazardan hallere, duygulara, insana, hayvanata dair bir edebiyat ziyafeti. Cayır cayır evler, köpür köpür Hülya'lar, sinmiş ufacık olmuş önlüklü bebeler, koca koca kararları eline yüzüne patlayan biçareler... Halk ağzından derlemelerle, icat sözcük ve deyimlerle, bitmeyen enerji ve sürprizlerle bakın bugün size kim geldi!
18 TL.
Tükendi
Ankara Çayı, bağrına şefkatle basıp muhafaza ettiği sivrisinek larvalarını usul usul kabuğundan salıyor, evlâd-ı haşerattan dokunmuş vızıltı pikesini, ana avrat sövmüşmüş sövmemişmiş hiç aldırmadan civardan geçenlerin burun deliklerine, kulak memelerine doğru sallıyordu. Şımarık şımarık bahar müjdesi vereceğiz diye uçuşan kavak pamukları, terli enselere, çıplak alınlara yapışıp kaşındırarak milleti illet ediyordu. Börtü böcek antenini sallıyor, kıllı bacaklarını sıvazlıyordu. Danaburnu topraktaki tohuma, uç
308 TL.
Tükendi
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 10 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1