Ninni; çocukları büyüten anne, anneanne, babaanne, nine, sütnine, teyze, abla, yenge ya da bu işle görevli bakıcılar tarafında, söylenir. Ninni, tek bir topluluğa, topluma özgü değildir; evrensel bir türdür. Her milletin, kendi yaşam koşullarına göre düzenlenmiş ninnileri vardır. Ninni söyleme geleneği, çok eski çağlardan beri vardır ve ufak tefek değişiklikler dışında dünyanın her yanında aynıdır. Çocuğun gelişiminde, özellikle müzik eğitiminde ninnilerin önemli bir yeri vardır. Ahmet Köklügiller

Okumak da işe yaramıyor bay gerici kardeş. Hani ondördüncü yüzyılda yaşamış bir halk ozanı, bir Yunus Emre var. Geriyi savunursun ama sen Yunus'u da bilmezsin. Bak ne diyor ulu ozan: ilim, ilim bilmektir, itim, kendin bilmektir. Sen kendini bilmezsin Ya nice okumaktır!Bunları dikkatle okuyacağım sanırım. Kızarsın, düşünceye saygı diye birşey yok sende, hoşgörürlükten payını almamışsın ama, okumak zorundasın. Karanlıktan çıkıp, şu püfür püfür esen rüzgarın altında, ağacın serin gölgesine oturmak zorundasın.

Size dünyanın en eski ve en güçlü masallarınan birini sunuyoruz. Sümer, Asur, Akad gibi Mezopotamya ülkelerinden ortaya çıkan bu masal, zamanımıza kadar ulaşabilmiştir. Bu masal, Kral Gılgamışın yaşama serüveninin ve ölümsüzlüğü arayışının destanıdır. Bu masalda insanoğlu, doğanın gizlerini çözmek, içinde bulunduğu korkulu dar çemberi kırıp aşmak ister...

Elinizdeki bu kitap sizleri, Türk yazarlarının çocukluk dönemlerinde bir gezintiye çıkarıyor. Hem onların yaşadıkları döneme ışık tutuyor hem de çocukluk anılarını kendi ağızlarından dinleme olanağı sunuyor. Hazırsanız şimdi hepinizi nostaljik bir gezintiyle baş başa bırakıyoruz. Bu örnek yaşamları okurken belki de kendi yaşamınıza da yön verecek dersler çıkarabilirsiniz.